Önümüzdeki Pazar, Yönetmenler birliği yılın en iyi yönetmenini seçecek. (Tabii burada açık ara favori şu anda Martin Scorsese) ama yine de sonucu bilmek çok daha önemli olacak. Çünkü Oscar'larda son yılların belki de sonu en tahmin edilemez yarışına tanık oluyoruz.
Bunu oyuncu kategorisi için söylemek zor. Zira bütün sene dağıtılan ödüllerin yanında Altın Küre'ler ve geçen hafta dağıtılan SAG (Oyuncular Birliği) ödülleri 4 kategoride de aynı kişilere gitti. Mirren/Whitaker/Hudson/Murphy. Oscar'da bunlardan birisinin seçilmemesi zaten inanılma bir sürpriz olacak.
Ama asıl bilinmeyen kategori "En iyi Film". Daha önceleri en kötü ihtimalle iki film yarışırdı ve biri diğerinin açık ara önünde olurdu. Geçen seneki Brokeback Mountain-Crash çarpışması ise tamamen sürpriz bir son dakika golüydü.
Bu sene şu anda üç film ön plana çıkıyor. "The Departed" halktan ve eleştirmenlerden aldığı desteğe ek olarak yönetmenlerden de onay alır. Ancak oyuncuların (ki akademide en çok üyesi bulunan dal yani ödüllerde baya belirleyici oluyor) filmi sevip sevmediğine dair şu ana kadar bir şey göremedik. Alınamayan adaylıklar hep oy bölünmesi olarak yorumlandı ama belki de filmi sevmediler.
Yapımcılar ise seçimlerini "Little Miss Sunshine"dan yana kullandı. Üstelik oyuncular birliği de büyük ödüllerini LMS'in kadrosuna vermeyi uygun gördü. LMS, yönetmenlik dahil olmak üzere bir kaç dalda adaylık alabilseydi şu anda açık ara favori olabilirdi.
"Babel", geçen seneki "Crash" durumunu tekrar yaşatabilecek içerikte bir film, o yüzden Akademi yine aynı saçmalığı yapabilir. Ancak "The Departed" misali sektörden yeterince sevgi gördüğüne tanık olmadık henüz. Evet çok adaylık alması bir şans olarak gözükebilir ama durum o kadar da basit değil.
Pek çok farklı senaryolar yaratılıyor. "The Queen", "The Departed" ve "Babel" gibi ciddi filmlerin oy bölünmesine uğrayıp "Little Miss Sunshine"ı tepeye taşıması söz konusu olabilir. Bunun yanında "Letters from Iwo Jima"nın daha çok kişi tarafından izlenmesiyle gerçek bir tehdit yaratabileceği de konuşuluyor. Bazıları ise oy bölünmesi sonucunda aradan çıkabilecek filmin "The Queen" olduğunu düşünüyor.
Durumlar karışık anlayacağınız. Yönetmenler & senaristler birliklerinin kendi dallarındaki ödülleri belirleyici olacaktır. Yönetmenler Martin Scorsese der diye düşünüyorum. Eğer yazarlar da uyarlama senaryo ödülünü "The Departed"a verirse. İşte o zaman durum eşitlenecek. Ama yazarların asıl orjinal senaryo için hangi filmi seçeceği çok önemli. "The Queen" mi?, "Babel" mi?, yoksa yine "Little Miss Sunshine" mı?
Oyuncu kategorileri sıkıcı geçecek ama gecenin sonunda kimin ödül alacağına dair olan belirsizlik, (92 yılından beri Oscar'ları takip ederim.) hiç tanık olmadığım bir şey.
Not: Ellen çok şirin olmamış mı?
No comments:
Post a Comment